Neden?
Peştamal dediğimiz, pamuk ipliğinden dokunan çok renkli çubuklu desenli bir dokuma. Ancak onu özel kılan üretilişi ve ardındaki hikâye; hatta kültürel miras olması.
Karadeniz kadını yıllarca peştamalını başında, eteğinde; fındığını, çayını toplarken, yağmurun bereketlendirdiği topraklarda çalışırken kullandı.
Peki biz ne yaptık?
Peştamalın kullanım alanını değiştirip onu günlük hayata adapte ettik. Günümüzde sayılı ustası bulunan, unutulmaya yüz tutmuş kara tezgâhta dokunan peştamalları gerçek deri ve el örgüsü sepetlerle buluşturduk. Sevgiyle sahip çıkacağınıza inandığımız %100 el tezgahlarında dokunmuş, dolayısıyla her biri eşsiz olan peştamalı, usta zanaatkarların elinde deri ile birleştirerek benzersiz ürünler tasarladık. “Adına da “K’ai & Vrosi” dedik.
Neden mi?
İki kelime de Lazca ve ikisi de aslında aynı anlamda “İYİ” demek. Yani bu bir ikileme. Ancak “K’ai” daha çok Artvin, Arhavi bölgesinin kullanmayı tercih ettiği bir kelime; “Vrosi” ise Ardeşen lazlarının. Bu ikilem, iki farklı bölgeye ait kelimelerden ortaya çıktı. Bölgenin çeşitliliğini, marka ismine yansıttık.
Günümüz koşullarında üç günde tezgahta dokuyacağı peştamal ücretinin neredeyse beş katını bir günlük bağ-bahçe işlerinden kazanan zanaatkarlar, meslek olarak yapılan geleneksel dokumacılıktan uzaklaşıyor; aynı zamanda makina üretimiyle oluşan haksız rekabet karşısında alıcı bulmakta zorlanıyor. Hal böyle olunca, bölgeyi simgeleyen kırmızı, sarı, siyah çizgili örtünün geleneksel üretimi yok olmaya yüz tuttu. K’ai & Vrosi olarak kara tezgahta dokunan geleneksel değerimiz olan Karadeniz peştamalını yaşatmak ve yerel üretimi desteklemek için Türkiye’de konusunda ilk olarak yola çıktık.
Kullanım alanı azalan bu zengin kültür ürünü kumaşı, çantalarda yeniden yorumladık. Deri ile modern ve kullanışlı parçalarda hayat bulan peştamal, artık şehrin sokaklarında herkesin üstünde olmalıydı. Karadeniz’e bu borcu ödeme zamanı